Tüzel kişi, fiziksel varlığı olmayan ama hukuki hakları olan kurum veya organizasyonlardır. Şirketler, dernekler ve vakıflar tüzel kişilerdir. Gerçek kişilerden farkları, bireyler gibi doğrudan hak ve sorumluluk taşımamalarıdır. Tüzel kişi kurmak için belirli belgeler ve prosedürler gerekir. Bu süreçte amaç, mal varlığı ve hukuki tanınma önemlidir.
Tüzel kişi nedir, hukuki açıdan birçok kişinin veya malın toplamı ile ortaya çıkan ve tek bir kişi sayılan oluşumdur. Belli bir amaç doğrultusunda kişi ve emtia topluluğu olacak şekilde bağımsız örgütlenmiş, çeşitli haklara sahip olabilen, borç ya da alacak edinebilir bir yapıyı nitelendirir. Bir başka deyişle insanların belli bir amaçla oluşturdukları vakıf, dernek ve şirket gibi kurumlar tüzel kişiliktir.
Hukuki kavramlar bazen kafa karıştırıcı olabilir. Gerçek kişi tüzel kişi farkı da bunlardandır.
Gerçek kişi, hepimizin bireysel olarak sahip olduğu statüdür. Doğduğumuzda kimlik numaramızla bu sıfatı kazanırız. Hak ve borç sahibi olabiliriz, kendi adımıza işlem yaparız.
Tüzel kişi ise insanlardan farklıdır. Şirketler, dernekler, vakıflar gibi kurumlar tüzel kişi sayılır. Kendilerine ait bir kimlikleri ve hukuki sorumlulukları vardır. Ama elbette tüzel kişilerin fiziksel varlıkları yoktur; onları yöneten insanlar vardır.
Örnekle açıklayacak olursak;
Gerçek kişi: Bir birey olarak sen veya ben.
Tüzel kişi: Bir şirket ya da dernek (örneğin, bir limited şirket).
Hak ve Sorumluluklar:
Gerçek kişiler şahsen sorumludur. Tüzel kişiler ise sorumluluklarını tüzel kimlikleri üzerinden taşır. Ama tüzel kişiliklerin sorumluluğu yöneticileri tarafından yürütülür.
Sonuç olarak, gerçek kişi tüzel kişi kavramını açıklarsak; gerçek kişi bireyi, tüzel kişi ise kurumları ifade eder. Hak ve borç taşıma şekilleri farklıdır, ama ikisi de hukuk dünyasında önemli yer tutar.
Tüzel kişi , hukuki olarak var olan ama fiziksel bir bedeni olmayan kurum ya da organizasyonları ifade eder. Tüzel kişi örnek oluşumları ise şöyledir:
Şirketler: Limited veya anonim şirketler en bilinen tüzel kişilerdir. Bir teknoloji firması ya da yerel bir market zinciri bu gruba girer.
Dernekler: Sosyal sorumluluk projeleri yürüten dernekler, hayvanları koruma dernekleri gibi yapılar tüzel kişiliktir.
Vakıflar: Eğitim bursu sağlayan bir vakıf ya da sağlık alanında destek veren bir vakıf da tüzel kişidir.
Belediyeler: Şehirleri yöneten belediyeler de tüzel kişiliğe sahiptir.
Kooperatifler: Tarım kooperatifleri ya da yapı kooperatifleri gibi ortak ekonomik çıkarları gözeten kuruluşlar.
Bu yapılar, hukuken işlem yapabilir, dava açabilir ve anlaşmalar imzalayabilir. Ancak onları yöneten ve kararları alan gerçek kişiler olduğunu unutmamak gerekir. Tüzel kişilik ise yalnızca yasal bir kimliktir.
Tüzel kişi denince akla fiziksel bir varlık değil, hukuki anlamda haklara ve sorumluluklara sahip kurumlar gelir.
Kamu Tüzel Kişileri: Devlet ve kamu yararına hizmet veren kurumlar bu gruptadır. Belediyeler, bakanlıklar, üniversiteler ve meslek odaları kamu tüzel kişilerinin başlıca örnekleridir. Kamu hizmeti sunmak ve toplumun ihtiyaçlarını karşılamak için kurulur.
Özel Tüzel Kişiler: Ticari, sosyal ya da hayır amacı güden yapılar özel tüzel kişilerdir. Şirketler (anonim veya limited), dernekler, vakıflar ve kooperatifler bu grupta yer alır. Genellikle bireyler tarafından özel girişimle kurulur.
Kamu tüzel kişileri, devlete bağlı olarak kamu hizmeti sunan kurumlar. Bireysel çıkarlar yerine toplumu ilgilendiren konularda görev yaparlar. Kar amacı gütmezler ve kamu gücünü kullanma yetkileri vardır.
Belediyeler, en bilinen kamu tüzel kişileri arasındadır. Şehir planlaması, altyapı işleri ve sosyal hizmetler gibi sorumlulukları bulunur. Üniversiteler de birer kamu tüzel kişisidir. Eğitim, bilimsel araştırmalar ve toplumsal katkı sağlamayı hedeflerler. Bunun dışında bakanlıklar, valilikler ve devlet hastaneleri de kamu tüzel kişilerine örnektir.
Bu kurumlar kanunlarla belirlenmiş yetkilere sahip. Vergi toplamak, düzenleme yapmak ya da kamu yararına projeler yürütmek gibi görevleri üstlenirler. Amaç, topluma hizmet etmek; bireysel kazanç sağlamak değil.
Hani bazen bir derneğe üye olursunuz ya da bir şirkette çalışırsınız, işte bu gibi yapılar, hukuk dilinde "özel hukuk tüzel kişileri" diye geçiyor. Aslında kulağa karmaşık gelse de bu terim, insan olmayan ama hukukta bir kişiymiş gibi hak ve borç sahibi olabilen yapıları ifade ediyor.
Özel hukuk tüzel kişileri genel olarak ikiye ayrılır: şirketler ve dernekler/vakıflar. Şirketler, kar amacı güden yapılardır. Mesela bir limited şirket düşünün; amacı ticaret yapmak, para kazanmak. Ancak dernek ve vakıflar genelde toplumsal bir fayda sağlamak için kuruluyor. Örneğin, bir çevre derneği ormanları korumak için çalışabilir ya da bir vakıf öğrencilere burs verebilir.
Şirketler genelde bir sözleşmeyle hayata geçiyor. Şirket kurarken, birkaç kişi bir araya gelip "Hadi bir ticaret yapalım!" diyor ve bunu resmi bir şekilde noterde, ticaret siciline kaydettiriyor. Dernekler ise en az yedi kişiyle kurulabiliyor. Amaçları neyse, ona uygun bir tüzük hazırlıyorlar ve yetkili makamlara başvuruyorlar.
Bir de tabii ki bu tüzel kişilerin hak ve borçları var. Şirketler borçlanabilir, alacaklı olabilir ya da dava açabilir. Aynı şey dernekler ve vakıflar için de geçerli. Ama bu hak ve sorumluluklar, onların amacıyla sınırlı. Yani bir çevre derneği, ticaret yapamaz ya da bir vakıf kendi mal varlığını üyelerine pay edemez.
Bir şirketin müşterisi olduğumuzda veya bir derneğin faaliyetlerine katıldığımızda aslında bu tüzel kişilerle ilişki kurmuş oluruz. Hukukun bunlara kişilik vermesinin sebebi de tam olarak bu ilişkileri düzenlemektir.
Bir şirket ya da dernek kurmayı mı düşünüyorsunuz? Öyle hemen "Tamam, kuruyorum!" deyince iş bitmiyor. Öncesinde bazı belgeleri toplamanız gerekiyor.
Mesela şirket kuracaksanız, ilk iş bir şirket sözleşmesi hazırlamak. Bu sözleşme, şirketin ne iş yapacağını, ortakların kim olduğunu, sermaye miktarını detaylı yazıyor. Ardından bunu mutlaka bir notere götürüp onaylatmanız lazım. Oradan sonra da Ticaret Sicil Müdürlüğüne başvuru yapmanız gerekiyor. Yanınıza kimlik fotokopisi, imza beyannamesi, sermaye taahhüt belgeleri gibi evrakları almayı unutmayın. Tabii bir de harç yatırmanız gerekiyor; işin mali boyutu hep bir köşede bekliyor.
Eğer dernek kurmaya niyetliyseniz işler biraz daha farklı. En az yedi kişi bir araya gelmeden dernek kurulamıyor, bu işin kuralı böyle. İlk adım, derneğin amacını belirleyip buna uygun bir tüzük hazırlamak. Tüzükte derneğin adı, adresi, üyelik şartları gibi temel şeyler yazıyor. Tüm bunları halledip ilgili mülki idareye başvurmanız gerekiyor. Kimlik fotokopisi, ikametgah belgesi gibi evraklar da isteniyor; hazırlıklı olun.
Vakıf kurmak istiyorsanız, iş biraz daha resmi prosedürlere kayıyor. Öncelikle bir vakıf senedi hazırlıyorsunuz. Bu senette vakfın amacı, mal varlığı, yönetim şekli gibi detaylar yer alıyor. Tabii noter onayı olmadan bu belge geçerli sayılmıyor. Daha sonra mahkemeye gidip tescil işlemleri için başvuru yapıyorsunuz. İşin bu kısmı biraz vakit alabilir ama doğru belgelerle sıkıntı çıkmaz.
Bir de bu işin vergi tarafı var. Şirket ya da vakıf kurduktan sonra vergi dairesine kaydolmanız gerekiyor. Yoksa işler yarım kalır, hareket alanınız kısıtlanır.
Sonuç olarak, tüzel kişi kurmak için biraz çaba ve sabır gerekiyor. Eğer belgeleri tamamlarsanız ve süreci takip ederseniz her şey yolunda gider. İlk adımı attıktan sonrası daha kolay zaten!
Bir şirket ya da dernek kurmak istiyorsanız, önce bir isim bulmanız lazım. Ama öyle kafadan bir isim koyup geçmek olmuyor. Bazı kurallara dikkat etmeniz gerekiyor.
Mesela şirket kuruyorsanız, ünvanında şirketin türü mutlaka yazmalı. Örneğin, "ABC İnşaat Limited Şirketi" gibi. Faaliyet alanını da ünvana eklemeniz hem daha açıklayıcı olur hem de dikkat çeker. Derneklerde ise unvan, amacınızı açıkça göstermeli. "Doğa Severler Derneği" ya da "Eğitim Destek Derneği" gibi bir isim olabilir.
Düşündüğünüz ismin başka bir yerde kullanılmadığını kontrol etmeniz şart. Bunun için Ticaret Sicil Müdürlüğüne ya da dernekler için mülki idareye başvurmanız gerekiyor. Uygunluk kontrolünden sonra unvanınızı tescil ettirmeniz lazım. Şirketler için Ticaret Sicil Müdürlüğüne, dernekler içinse ilgili idareye kuruluş belgelerinizi teslim ediyorsunuz.
Ünvan tescillendikten sonra işiniz daha kolay. Artık o isimle resmi işlemlerinizi yapabilir, banka hesabı açabilir, işlerinizi resmiyete dökebilirsiniz. Ancak ünvan seçerken acele etmeyin, yanlış bir seçim yaparsanız süreç uzayabilir.
İlk unsur, bir amaç olmasıdır. Tüzel kişi kuruyorsanız, o yapının bir amacı olmalı. Örneğin, bir şirketin amacı kâr elde etmek olabilir. Dernekler ise genelde sosyal ya da toplumsal fayda sağlamak için kurulur. Amaç olmadan tüzel kişilik de olmaz.
İkinci olarak, bir irade birliği lazım. Şirket ya da dernek gibi yapılar, birden fazla kişinin ortak bir iradeyle bir araya gelmesiyle oluşur. Tek bir kişinin kararıyla tüzel kişilik kurulamıyor. Yani insanlar bir araya gelecek ve "Evet, biz bunu yapmak istiyoruz." diyecek.
Üçüncüsü, bir mal varlığı gerekiyor. Tüzel kişilerin faaliyetlerini sürdürebilmeleri için bir sermaye ya da maddi kaynak şart. Şirketlerde bu, genelde ortakların koyduğu sermaye oluyor. Dernek ya da vakıflarda ise bağışlar ya da kurucuların sağladığı kaynaklar devreye giriyor.
Son olarak, hukuki bir tanınma şart. Tüzel kişi olmak için resmi olarak tescil edilmeniz gerekiyor. Ticaret Sicil Müdürlüğüne, mülki idareye ya da mahkemeye başvurarak kuruluşunuzu kaydettirmeniz gerekiyor. Tescil işlemi yapılmadığı sürece, tüzel kişilik kazanamazsınız.
Limited şirket tüzel kişi midir ? Evet, limited şirket bir tüzel kişidir. Şöyle ki limited şirket bir kere kurulduğunda kendi adına bir kimlik kazanıyor. Ortaklardan bağımsız bir yapıya sahip oluyor. Örneğin, bir limited şirketin borçlarından ortaklar sadece koydukları sermaye kadar sorumlu. Şirketin tüzel kişiliği sayesinde, şirketin mal varlığı ile ortakların mal varlığı ayrılıyor.
Yani limited şirketler, tıpkı anonim şirketler gibi tüzel kişilik sahibi yapılardır. Bu da demek oluyor ki hukuken şirket, yaşayan bir insan gibi haklara ve sorumluluklara sahip. Tabii ki bu haklar ve sorumluluklar, hukuki çerçeveyle sınırlı.